Duymadığınız Ama Mutlaka İzlemeniz Gereken Filmler Listesi
Uzun zamandır izlediğim hemen hemen her film’de hayalkırıklığı yaşıyorum. Bu yüzden de beni tatmin edecek başarılı filmler arayışına giriştim. Gişe filmlerinden istediğimi bulamayınca gerçekten başarılı ama adı çok da duyulmamış filmleri araştırmaya başladım. Ünlenmemiş, hatta adını bile duymadığımız okadar çok film var ki ortalıkta, ben de aralarından kendimce en iyilerini sıralamak istedim. Bakalım siz neler düşüneceksiniz?
10. Chopper – 2000
IMDB: 7.1/10
Bir gerçek yaşam öyküsü! Film, Avustralya’nın en “ünlü” suçlusunun yaşam öyküsünden kesitler aktarıyor. Psikopat suçlu namı diğer “Kasap” birtürlü istediği gibi ünlü bir suçlu olamıyor. Filmi daha da ilginç hale getiren şey Hulk ve Troy’dan tanıdığımız Eric Bana. Onu tanımakta zorluk çekebilirsiniz çünkü “Kasap” karakterine benzemek için kendisi tam 20 kg almış.
9. Dark Blue World – 2001
IMDB: 7.4/10
Çok başarılı bir Çek ve İngiliz ortak yapımı film. İyi de bir 2. Dünya Savaşı filmi. İçinde hem komedi, hem dram hem de savaş var. Sürekli ölümle burun buruna yaşayan 2 pilotun hikayesi.
8. Intacto – 2001
IMDB: 6.8/10
Dünyada işler nasıl yürüyor? Başımıza gelen olaylar şans mı, şanssızlık mı yoksa sadece tesadüften mi ibaretler? Kurgu iyi, görüntüler çok iyi, senaryo çok çok başarılı. Haa bir de bir soru daha soruyor izleyenlere: Sanş bir diğer kişiden çalınabilir mi acaba?
7. 36 Quai des Orfèvres – 2004
IMDB: 7.2/10
2004 Fransız Yapımı bir polisiye-dram filmi. Fransızların sadece aşk filmi yapmadıklarının bir göstergesi. Film, Paris sokaklarında çetelerle başa çıkmaya çalışan rakip 2 polisin hikayesini anlatıyor. Başrolleri Daniel Auteuil ve Denis Klein paylaşıyor. BuFilm ayrıca 8 dalda Cesar Ödülleri’ne aday gösterilmişti.
6. A Dirty Carnival – 2006
IMDB: 7.6/10
Eğer Uzakdoğu ve mafya filmlerini seviyorsanız, bu filmi muhtemelen daha önce adını duymadığınız ama mutlaka izlemeniz gereken filmler listenize eklemelisiniz. Konu kısaca şöyle annesi ve kızkardeşi ile birlikte yaşayan FiByung-Doo bir mafya örgütünün lideridir ve aklında daha fazla yükselmekten başka hiçbirşey yoktur. Ama bir başkası onun bu yükselişini istemiyor, önüne engeller koyuyordur.
5. Time For Drunken Horses(Sarhoş Atlar Zamanı) – 2000
IMDB: 7.5/10
Cannes Film festivalin’de Altın Kamera ödülünü alan İran yapımı bir film. Tam da film gibi değil aslında yarı film-yarı belgesel diyelim daha doğru olacak çünkü. Yoğun bir dram var içinde. İran filmlerinin ortak noktası olan çocuk karakterlerden, bu filmde de vazgeçilmemiş. Filmin aslı Kürtçe. İlgilenenlere ve merak edenlere…
4. Adam’s Apples – 2005
IMDB: 7.8/10
Kötülük diye bir şey gerçekten var mı ? Yoksa Tanrı sadece bizi sınıyor mu? Hem komedi-hem dram hem de suç üçlemesinin iyi ama çok da duyulmamış bir örneği.
3. An American Crime – 2007
IMDB: 7.4/10
Bir filmin gerçek bir hikayeye dayanıyor olması herzaman ilgimi çeker. Gerçek hikaye 1965 yılının Indiana’sında gerçekleşen bir cinayet. Normal ! bir kadının, normal ! hayatında bodrum katında sakladığı genç bir kıza yaptığı işkenceler konu alınıyor. Üstelik bu işkence birsüre sonra kendi çocuklarının ve mahalledeki çocukların katılması ile onlar için nerdeyse bir eğlenceye dönüşüyor!
2. Bad Boy Bubby – 1993
IMDB: 7.3/10
Filmler de insanlar gibidir, önce görüntüsünü beğenmelisin ki, içine girip bakmak isteyesin. Film, başlamadan önce yapılan uyarı içimde bu filmi mutlaka izlemeliyim hissi uyandırmıştı. Uyarı şu şekildeydi: Bu film +18 olmasının yanısıra çocukların gelişiminde psikolojik olarak çok derin yaralar, ve tahribata yol açabilecek şiddet, sapkınlık, ensest muhteviyat ve ateist mesajlara sahip olup, evinde hayvan yetiştirenlere asla tavsiye edilmez. Öncelikle bu kesinlikle çok aykırı bir film. Tüm ahlak yargılarınızı silip götürüyor. 35 yaşına kadar eve hapsedilmiş Bad Boy Bubby’nin tüm iğrençliklerine rağmen ona sempati bile duydum üstelik. Daha fazla anlatmaya gerek yok. Mutlaka izleyin!
1. Assembly – 2004
IMDB: 7.5/10
Uzakdoğu’nun çıkardığı en iyi 10 savaş filminden biri. Gerek kurgusuyla gerek görüntüleriyle en iyiyim diyen Amerikan savaş filmlerine bile taş çıkartır bence. Müthiş bir dram ve müthiş bir savaş öyküsü. Kesinlikle tavsiye ediyorum.